Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail’in Gazze Soykırımı Davasındaki İlk Kararı Hakkında
Uluslararası Adalet Divanı, davanın reddine dair İsrail’in taleplerini reddetmiş, soykırım davasını esastan görme kararı almıştır.
Böylece, bir uluslararası mahkeme, özellikle İsrail’in de yargılama yetkisini hem genelde hem de bu dava özelinde kabul ettiği bir mahkeme, İsrail’i soykırımla yargılama kararı almış olmaktadır.
Şunu belirtmek gerekir ki, Uluslararası Adalet Divanı’nın bu “ara kararı”, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği soykırımın vukuuna dair tespitler içerse de, kararın bu haliyle pratikte etki doğuracağını ve katliamların önüne geçebileceğini, maalesef, beklemiyorum.
Kararda ateşkese ve soykırımın önüne geçmeye dair somut ve etkili bir hüküm olmaması ve İsrail’e karşı askeri ve ekonomik tedbirlere yer verilmemesi, kararın terör devleti İsrail üzerinde, bu aşamada, ne yazık ki caydırıcı bir etkiye sahip olamayacağını gösteriyor.
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler Bakanı Naledi Pandor’un dediği gibi: “Kararın uygulanabilmesi için ateşkes olmalıydı, ateşkes olmadan karar aslında işe yaramaz.”
Tüm bu çekincelerle birlikte, başta BM olmak üzere, ilk günden beri konuya lakayt bir tutum sergileyen uluslararası kuruluşları kendi oyun sahası gibi gören İsrail’e karşı; veto gibi bir keyfiliğin olmadığı bir kurulda ezici çoğunlukla alınmış bu karar, dünyanın zalim lakaytlık karşısındaki duruşunu göstermesi açısından önemlidir.
Nihayet, İsrail soykırımla suçlanmıştır ve yargılanacaktır.